Quantcast
Channel: Havas Okulu
Viewing all 48429 articles
Browse latest View live

Evlilik ve Konfor Alanı - Evlilik ilişkisi ve Çözülmesi gereken asıl s

$
0
0
Evlilik ilişkisi içindeki çiftler birbirleriyle ilgili sorunlar yaşadıklarında bunları çözmeyi gerçekten istiyorlarsa ilişki içinde kendilerini konumlandırdıkları hallerinden -ki ben buna "konfor alanı" demeyi tercih ediyorum- vazgeçmeyi göze almalıdırlar. Bunu bir örnekle açıklayalım. Çiftlerden bir tanesi o yaşa kadar yaşadığı ilişkilerinde bencil olarak ve bencilce davranarak rahat ettirilmek, kendisinin yapması gerekenleri, sorumluluklarını başkalarının yapması sayesinde sorumluluktan kaçmak, bedel ödemek zorunda kalmamak gibi bazı ödüller elde etmiş olabilir. Eşi ise o yaşa dek yaşadığı ilişkilerinde kendisini feda etmek, saçını süpürge etmek, karşısındakini rahat ettirmek için elinden gelenin fazlasını yapmak gibi yollarla bazı ödüller elde etmiş olabilir. Bu örnekteki çiftlerden ilkinin konfor alanı bencil olmak ve öyle davranmak iken diğerinin konfor alanı ise kendisini karşısındaki kişi için feda etmektir. Çiftler hangi konu nedeniyle tartışıyor olurlarsa olsunlar temeldeki sebep bu konfor alanlarını terk etmek istememeleridir. Biri "ben bencil olmaya devam edeyim ama sen de beni idare etmeye devam et" derken diğeri de "ben kendi değerimi bilmemeye, kendimi feda etmeye devam edeyim ancak sen benim ihtiyaçlarımı gör ve karşıla" demektedir ki konfor alanlarını terk etmedikleri sürece bu çiftin sağlıklı bir ilişki kurması mümkün değildir. Bencil olan verici olmayı, kendisini feda eden ise kendi değerini bilmeyi öğrenmeye istekli olmalıdır. Bunu sağlamak için iki tarafta işbirliği içinde hareket ederler ve değişime açık olurlarsa ilişkileri için bir umut var demektir.
Evlilik ve Konfor Alanı - Evlilik ilişkisi ve Çözülmesi gereken asıl s

Daveti Ebuyusuf

$
0
0
Daveti Ebu yusuf
Elbiseni ve bedenini temizleyip halvet bir yere girip orada 3 gün riyazetli oruç tutup gecede ve gündüzde 500 defa cin suresini oku, okuma esnasında cavi buhuru yak, 3 gün tamam olunca karşına 6 tane şahıs gelip türlü türlü oyunlar yapıp seni vazgeçirmeye çalışırlar, onlara hiç iltifat etmeyip okumayı bırakmamalısın, taki 7.ci şahıs gelip sana selam verir, ebu yusufun alemeti budur ki beyaz elbise giyer uzun saçlıdır, sende hemen tazim ve hürmetle selamını alırsın, sana' isteğin nedir benden ey abdussalih der, sende hemen tek isteğim: ihtiyaç anında sizinle görüşebilmek için gerekli olan kelimeleri öğretmenizi istiyorum, dersin ve hemen yine cin suresini okumaya başlarsın. taki sana öğretmeye başlayıncaya kadar okursun, amma bu kelimeleri öğrenmekten başka bişey istemeyeceksin, hacet anında o kelimeleri söylersen hemen 1 cinni hazır olup emre itaat eder, amma sakın şer işlerinde tasarrufa kalkmayacaksın, bu tertip denenmiştir.

Kaynak: Havasul-Havas
Sayfa:224

Iteatkar yardımcıyı kullanmak ( Hadim daveti )

$
0
0
İTEATKAR YARDIMCIYI KULLANMAK
Salı, Çarşamba ve Perşembe günleri riyazatlı olup, sadece Perşembe günü oruç tut. Her farz namazın
ardından 1500 defa Heylûş ( ) ismini zikre- dersin. Okuma anında güzel kokulu bir buhur
yakarsın. Hadim
güzel bir şekilde gelip istediğin anlaşmayı yapar. Hadimi
yiyecek ve içecekte dahi kullanabilirsin.

Kaynak:Havasul-Havas
Sayfa:232

Huzursuz Bacak Sendromu Tecrübeleri

$
0
0
'Huzursuz bacak sendromu' bilen varmı ? Aynı pozisyonda uzun süre oturamıyorsun, bacak kaslarını ovma ihtiyacı duyuyorsun :(

Göz altı morluğu ve göz altı çukuru tecrübeleri

$
0
0
Göz altı çukurluğu ve morluğuna ne tavsiye edersiniz?

Makatta kanama tedavi tecrübeleri

$
0
0
Bir care makattan kanamam oluyor iltihap akintim oluyor doktor çare bulamadi

Ya peki gerçek tıp nedir?

$
0
0
Doğal tedavi, net anlaşılıyor. Doğal yollar ve ürünlerle tedavi. Peki gerçek tıp nedir? Gerçekten başlayalım; gerçek: yalan, yanlış ya da sahte olanın karşıtı. Gerçek kelimesine tıp eklendiğinde ne denilmek istenmektedir? Modern batı tıbbı bize göre yanlış, biz gerçek tıp olan doğa ananın mucizelerine değer verelim.
Demek ki bu isim konulduğunu göre bu guruba, doğal yöntemler ve deneyimler paylaşılsın istenmiş.
Peki bazılarımız ne yapıyor?
Bilmiş bilmiş ve insana gayet sinir bozucu görünen tavırlarla; doktora gidin, eczaneye gidin, bilmem ne ilacı için, doktor olmayan tavsiyede bulunmasın falan diyor ve bunu göya kendince tepeden bakarak yapıyor.
Çünkü kendisi çok akıllı, karşısındaki doktora, hastahaneye gitmek nedir bilmeyecek kadar geri zekalı. !!!
Anlamak mümkün değil! .
Birincisi; bu doktor ve ilaç meraklıları ve modern tıbba iman edenler niçin böyle bir guruptalar?
Ikincisi: gerçekten soru soran ve doğal yöntem arayışında olan insanları, saftaloz mu zannediyorlar?

Sihir büyü ve cin musallat olmuş kişilerin evlerde yapacağı program

$
0
0
SİHİR BÜYÜ VE CİN MUSALLAT OLMUŞ KİŞİLERİN EVLERDE YAPACAĞI PROGRAM
1-)EV PROGRAMINDA KULLANILACAK MALZEMELERİN HAZIRLANMASI
Rukye ayetleri suya,zeytinyağına ve bala okunur.Okuma işleminin günlük olarak yapılması en ideal yöntemdir, yapılamıyorsa okuma işlemi 3 günde bir tekrarlanmalı.
Zeytinyağı,su,ve diğer malzemelere nasıl kuran okunur ?
a-) İlk olarak şişenin kapağını açın ve ağzınızı şişenin ucuna tutun , kısık sesle Rukye ayet ve surelerini okuyup
içine güçlü bir şekilde üfleyin. ( tükürür şekilde üfleyin sıcak yemeğe üfler gibi değil)
- Mesela ilk önce fatihayı okuyun ve bitirince üfleyin,sonra tekrar fatiha ve yine üfleyin vs... - Suya okunacak ayet ve sureler : 3 er veya 7 şer kez aynı ayet ve sureleri okuyup üfleyin
b-) Genel olarak - Fatiha - Bakara 1-5 - Ayet el kursi - Amener rasulu - İsra 82 - ihlas - Felak - Nas. Okunup üflenir.
- Sihir hastaları malzemelere okurken genel rukye ayetlerinin üzerine 3-4 sihir ayeti ilave etmelidir.
- Nazar veya hasede uğramış hastalar malzemelere okurken genel rukye ayetlerinin üzerine 3-4 nazar ve kıskançlık ayeti ilave etmelidir.
- Musallat hastaları ateş,ölüm,azap ayetlerini ilave edebilir..
- Diğer hastalar ise şifa ve sekinet ayetleriyle birlikte hastalığa göre ayetleri seçip malzemelere okuyabilir... Yardıma ihtiyacı olan bize özelden ulaşabilir.
(Okunmuş su hazırlama tarifi için ek bir şey söyleyeyim kimisi okuyamıyor okutacak kimse de bulamıyor, zor geliyor rukye kayıtlarını kabın yakınında yüksek sesle çalarak da okunmuş su zeytinyağı vs elde edebilirsiniz okuyup nefes etmek kadar etkili olmasa da Allahın izniyle tesir eder.)
2-)OKUNMUŞ SU İLE BANYO TEDAVİSİ
Rukye ayetleri okunmuş suya Sidr yada defne yaprağından yedi tane ezilerek ya da toz halinde ise biraz katılır. Sidr bulunmaz ise defne yaprağı toz haline getirilir (Sidr Arabistan Kirazı yaprağıdır Türkiye'de bulamazsınız hac yada umreye gidenlere sipariş verebilirsiniz).
-Bir bardak kadar okunmuş sidr yada defne tozu karıştırılmış su alınıp kovaya eklenir banyo suyu çoğaltılır.
-Bir çay bardağı sirke kovaya ilave edilir.
-2 kaşık kaya tuzu ( iri olsa daha iyi olur ) kovaya eklenir.
Bu su ile banyo yapılır. Su ile yedi gün tekrar banyo yapılır. Hatta mümkünse tedavi olan kişi banyo saatlerini aynı
saatlere denk getirmelidir.
3-)OKUNMUŞ SU VE ZEYTİNYAĞININ İÇİLEREK KULLANILMASI
-Hasta olan kişi rukye ayetleri okunmuş olan sidr ve defne yaprağından yapılmış olan karışımdan her gün sabah ve akşam bir bardak su içmelidir.
-Hasta olan kişi rukye ayetleri okunmuş sızma zeytinyağını sabah ve akşamları bir çorba kaşığı içmelidir(İsteyen üzerine limon sıkarak içebilir).
-Çörek otuda bu şekilde kullanılabilir.
4-)ZEYTİNYAĞI İLE YAĞLANMA
-Hasta olan kişi rukye ayetleri okunmuş zeytinyağını krem sürer gibi saçlar hariç tüm vücuduna sürer, özellikle kaslara ve omurga hattına masaj yaparak sürmek daha iyidir.Zeytinyağı ile yağlanma işlemine hastanın durumuna göre 7, 21, 40 gün devam edilmelidir. Okunmuş su ile banyo yaptıktan sonra yağlanma işlemi yapılmalıdır, yani yağlandıktan sonra banyo yapılmayacak!!! ZEYTİNYAĞI İLE YAĞLANMA ÇOK ÖNEMLİ VE TESİRLİDİR İHMAL EDİLMEMELİ...
5-)BAĞIRSAKLARDAN VE MİDEDEN BÜYÜ YADA NAZAR UNSURUNUN ATILMASI
Aşağıdaki yöntemlerin hepsi aynı anda uygulanmayacaktır!!! Haftalık yada aylık olarak değişim yapılacaktır!!! Bal hariç...
a-)SENA ŞURUBU Bağırsakta bulunan büyü unsuru için)
100 Gr. Sinameki Yaprağı ve Rezene aktardan temin edilir. Kabızlık,bağırsak tembelliği, midede ve bağırsaklarda bulunan sihir maddesi atılması için etkilidir.
Hazırlanışı: 3 su bardağı su kaynatılır ,bir tutam sinameki ve rezene demliğe atılır su eklenir ve demlenir.
Ilık oluncaya kadar bekletilir süzülür 4-5 saat bekletilir üzerine rukye ayetleri okunur bal yada pekmezle tatlandırılır aç karnına 3 bardak birden içilir. Etkisini yaklaşık olarak 6-7 saat sonra verir,karında biraz ağrı oluşabilir,ishal olunur ,bu ishal korkulacak ishal değildir bol bol ılık su içilir pekmez yada bal şerbeti de olabilir. İshal olunmazsa ertesi gün yeniden yapılır taki ishal oluncaya kadar. 3 gün ara ile tekrar yapılarak içilir ve daha sonra haftada bir defa yapılması gerekir. İleriki zamanlarda ise ayda bir uygulanır. HAMİLELER KESİNLİKLE KULLANMAMALIDIR.
b-)ACI ÇEHRE (Bağırsakta bulunan büyü unsuru için)
Su ile 3 Adet çiğneyerek ya da ezilerek yutulur. Yaklaşık bir saat sonra ishal olur. Bol bol su içilir, 3 günde bir olmak üzere 2 ya da 3 defa tekrarlanır.
c-) MEYANKÖKÜ VEYA SAFRAN (Midede bulunan büyü unsuru için)
Herhangi bir aktara giderek 1kg yeni çekilmiş meyankökü alınır, meyankökü 5 litre suda 15 dk. kaynatılır ve dört saat dinlenmeye bırakılır. Meyankökü dibe çökene kadar yerinden hiç oynatmayınız. Dört saat sonra süzün. Süzüldükten sonra çıkan su iki litreyi geçmez ve rengi de siyah olur. Bu su ağzı kapanabilen cam bir kaba boşaltılır. Rukye ayetleri üzerine okunur ve buzdolabında saklanır. Bu sudan her gün sabah aç karnına, ikindiden sonra ve yatmadan önce orta boy bir çay fincanı içilir. Hazırlanan miktar bu şekilde on gün kadar yeter üç günde bir rukye ayetleri tekrar okunmalıdır. Tansiyonu 150/90‟ın üzerinde olanlar aynı miktar suya meyankökünü 250 gr. katsınlar ve içtikten sonra bir saat boyunca başka bir şey yemesinler.
Meyankökü içemeyenler onun yerine 2 litre suda beş gram safranı eritsinler ve üzerine rukye ayetlerini okuduktan sonra aynı şekilde içsinler.
Meyankökü üzerine Rukye ayetlerine ilaveten Bakara, Kehf ve Yâsîn sureleri de okunabilir. Bu şekilde inşallah büyü vücuttan çıkacaktır. Vücudun içinde bulunan büyü genellikle okuma esnasında hareket eder ve bulantıya sebep olur. Eğer hasta karnında ağrı ya da hareket hissetmiyorsa, genellikle büyü bedenin içinde değil demektir. Bulantıyla birlikte olmayan mide ağrısı yalnızca eziyet içindir. Meyankökünün yerine safran da kullanılabilir. Bu ikisi etkide birbirine yakındırlar.Meyankökü kendisi bizzat tansiyon yükseltmese de, tansiyon hastası olanlar veya tansiyonu yükselmeye eğilimli olanlar için zararlı olabilir. Bu kimseler onun yerine safran kullansınlar.
d-) BAL (Midede bulunan büyü unsuru için)
Kullanılacak bal kaliteli bir bal olmalıdır, bal hadislerde geçtiği üzere bir çok hastalığa şifadır.
-Hasta olan kişi rukye ayetleri okunmuş balı sabah ve akşamları bir tatlı kaşığı yemelidir. Tahta kaşık kullanılmalı!!! Ayrıca halsizlik için vereceğimiz macun tarifi içerisinde bal zaten var. Macun hazırlayamayan yada biten hastalar macuna alternatif olarak kullansın.
6-) HALSİZLİK VE KANSIZLIK İÇİN KUVVET VERİCİ MACUNUN HAZIRLANMASI
Malzemeler:
- 2 Kg Bal yada 1Kg Bal, 1 Kg Keçiboynuzu pekmezi
- Çörekotu, havlucan, zencefil, kebabiye, çemenunu, devedikeni, ısırgan tohumu, ginko, biloba, kakule, üzümçekirdeği, polen,kına kına, keten tohumu, karanfil,keçiboynuzu,gingseng. (20'er gr olarak toz halinde çektirin)
Hazırlanışı:
Toz olarak belirtişmiş malzemeleri aktarda çektirin, çörekotunu toz olarak almayın!!! Çörekotunu çekildikten sonra bekletmeyin uçucudur tesiri kalmaz. Bitkisel tozlar alınmış olan 2 Kg bal yada 1 Kg. bal 1 Kg. pekmez ile tahta kaşık ile karıştırılır.
Kullanımı:
Hazırlanan karışıma rukye ayetleri okunur .Ağzı kapalı tutularak muhafaza edilir, toz karışımlarda okumanın etkisi daha uzun süre devam eder. Okuma işlemi 2 haftada bir tekrarlanır. Tahta yada plastik çorba kaşığı ile sabah, ikindi, akşam günde üç defa kullanılmalı. Rukyeden halsiz düşen hastalar ihmal etmemeli... Şeker hastaları sadece tozları karıştırıp,bir kaşık su ile içerler.
7-) BİTKİSEL VE SAKİNLEŞTİRİCİ ÇAYLAR
Bu çaylar tedavi sürecinde vesvese, asabiyet yaşayan hastalar tarafından kullanılmalıdır. Özellikle aşık cin vakalarında karı koca arasında geçen lüzumsuz tartışmaların önüne geçmek için faydalıdır!!!
Malzemeler:
- Melisa, rezene, kekik, ıhlamur, kabuk tarçın, adaçayı, kedi otu, papatya her biri 100 gr olarak alınacak.Aktarınıza paketlerin üzerine etiketler ile isimlerini yazmasını isteyin.
Hazırlanışı ve kullanımı:
2 Litre su kaynatılır , bitkilerin hepsinden yaprak olanlardan birkaç yaprak ince yada taneli olanlardan tatlı kaşığı suya koyarak demlenmeye bırakılır 30 dk sonra süzülüp cam bir şişeye konulur ve üzerine rukye ayetleri okunur. Sabah ,öğlen, ikindi ,yatmadan 1 su bardağı içilir bal veya pekmez ile tatlandırılır. Şeker kullanılmamalı ,yada sade içilmeli .Bittikçe yapılmalıdır!!! En az 40 gün devam edilmelidir. Demlerken azar azar atıp demleyin, fazlası çok uyku yapar.
8-) ALKOLSÜZ ESANSLAR VE BİTKİSEL TÜTSÜLER
-Alkolsüz esanslardan Ud,Misk,Kafur,Reyhan,Gül yağı, kullanılabilir ve cini Allah'ın izni ile rahatsız eder . Bu
esansları yatarken sürünebilirsiniz yada sürünmek üzere ayırdığınız yağa ekleyebilirsiniz. Burada dikkat edilmesi gereken husus esans ile karıştırdığınız zeytinyağını içmemenizdir.
-Gül,Menekşe,Sedef,Zeytin,Nar yaprakları tütsü maksadı ile kullanılabilir.
9-) GÜNLÜK ZİKİRLER
Sabah ve Akşamları en az 100 defa olmak üzere
- Estağfirullah ve etubuileyh
- La ilahe illallahuvahdehu la şerike lehulehu’l-mulku ve lehu’l-hamdu ve huve ala kulli şeyin kadir - Subhanallahi ve bihamdihi,sübhanallahil azim
- La havle ve la guvvete illa billahilaliyyülazim
- E‘ûzu bi kelimâtillâhit-tâmmâti min şerri mâ halak
- E‘ûzu bi kelimâtillâhit-tâmmeti min kulli şeytânin ve hêmmetin, ve min kulli ‘ay-nin lâmmeh
- Bismillahilezi la yedurru ma ismihi şey’un fil ardi vela fissema'i ve huvessemiu’l aliym
10-) YATARKEN MESH ETMEK
Yatmadan önce Ayet-el Kürsi, ihlas,felak nas sureleri avuç içlerine okunur ve bütün vücut mesh edilir. Avuçlarımızı karda ellerimizi ısıttığımız gibi ağzımıza götürüyoruz, okuyup nefes ediyoruz.
11-) EVİMİZİ KORUMA ALTINA ALMAK EVDE BULUNAN CİNLERİ KOVMAK
Boş bir cam sil şişesi alınır, içerisine az bir miktar sirke, alkolsüz esans ve su eklenir. Şişeye Fatiha,Ayet-el Kürsi, Saffat 1-10, ihlas, felak, nas sureleri okunur. Ev sesli bir şekilde Ayet-el Kürsi okunarak tuvalet ve banyo hariç olmak üzere komple fısfıslanır. Özellikle hastanın daraldığı yerlere daha çok sıkılır.
12-) HACAMAT
Hacamat 70 derde şifadır ve cinlere Allah'ın izni ile eziyet verir. Sünnete uygun olarak ehline hacamat yaptırın. Peygamber efendimiz kafadan yapılan hacamat için cankurtaran tabirini kullanmıştır. Bayanlar bayan hacamatçılara gitsinler, erkelerin bayanlara hacamat yapması caiz değildir.

Kaynak: Havasul-Havas
Sayfa: 332-334

Hz. Süleyman Kabala Kitabını Yok Edememiş

$
0
0
Hz. Süleyman, Kabala adlı büyü kitabını yok etmesi gerekirken yok etmemiş Mescid-i Aksa'nın altına gömmüş ve saklamıştır. Bir rivayete göre ise bu kitap daha sonra İbn-i Arabi'nin eline geçmiş ve bütün haçlılar İbn-i Arabi'nin peşine düşmüş. Hz. Süleyman, biliniyor ki Mescid-i Aksa'nın bazı taşlarını cinlere ve insanlara taşıtmıştır. Peki bu kitapta bulunan büyüklerle mi taşıtmıştır. Bu kitap neden o zamanlardaki gibi şu anda da ele geçirilmek isteniyor? Cinlere ait güçler insan oğlunun eline mi geçirilmek isteniyor?
Hz. Süleyman Kabala Kitabını Yok Edememiş

Hırs kötü bir şeydir

$
0
0
Ağanın biri kasaba et almaya gitmiş. Bakmış kasapta yeni gelmiş kırmızı, güzel bir et var. Alıp almamak arasında kararsızken bir anda uşağının karısı dükkandan içeri girmiş ve eti almış gitmiş.

Akşam eve döndüğünde bakmış uşağın evinden pişmiş etin güzel kokusu geliyor eve gidip eşine uşağın karısından biraz pişmiş etten istemesini söylemiş. Kadının bu talebini uşağın karısı memnuniyetle karşılamış ve hatta etin hepsini "hanımım lafı mı olur?" diyerek kadına vermiş. Bunun üzerine ağa hüzünlenmiş ve mükafat olarak içi altın dolu küplerinden birini uşağa vermiş verirken de "madem ben hakkını vererek gönül rahatlığıyla yiyemiyorum, sen keyfince doya doya ye" demiş.

Uşak küpün üzerindeki bir parmaklık boşluğu da altınla doldurmak için var gücüyle çalışmış, yememiş, içmemiş. Aylar geçmiş ama bakmış eski mutlu hayatından artık eser yok, tek gayesi küpü tamamıyla doldurabilmek. Sonunda pes etmiş, almış küpü ağaya geri götürmüş, "ağam, sen bu küpü verdin vereli et yüzüne hasret kaldık, evde ne huzur ne mutluluk kaldı. Al bu küpü ki biz de eski mutlu hayatımıza geri dönelim".
Hırs kötü bir şeydir

Ölümsüz olsaydınız?

$
0
0
Ölümsüz olduğunuzu bilseydiniz! Gelecek için ne gibi plan ve proje hazırlardınız?

Kolaylık zorluğun içinde saklı

$
0
0
Mevlana Celaleddin Rumi' nin Türbesinin girişinde,
Onun şu beyiti yazar ;

Lâ TAHZEN / ÜZÜLME...

Çünkü hüzün, düşmanı sevindirir, dostunu üzer, haset edenin diline düşürür.

Lâ tahzen / Üzülme

Çünkü hüzün, kaybolanı geri getirmez, öleni diriltmez, kaderi değiştirmez, hiçbir fayda getirmez.

Lâ tahzen / Üzülme

Çünkü hüzün sinirleri yıpratır, kalbini yorar, gecelerini mahveder.

Lâ tahzen / Üzülme

Eğer günah işlediysen tövbe et, istiğfarda bulun,
yanlış yaptıysan düzelt, O'nun rahmeti sonsuz, kapısı hep açıktır.

Lâ tahzen / Üzülme

Şunu unutma yaşadığın günün sınırları içinde yaşamazsan sıkıntı ve kaygıların artacak demektir. Biraz daha açarsak; Sabaha çıktıktan sonra artık akşamı bekleme, akşama kavuşunca da sabahı bekleme... Ne maziye takıl kal, ne de gelecek kaygısı içinde ol. Yani anı yaşa.

Lâ tahzen / Üzülme

Her zorlukla birlikte kolaylık vardır. Yani kolaylık zorluğun içinde saklıdır.
Bir başka ifade ile ; Kolaylık, zorluk zannettiğimiz şeyin taa kendisidir !
Kolaylık zorluğun içinde saklı

musab

$
0
0
Merhaba @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] HavasOkulu.Com forum sitemize hos geldiniz!

Sitemizde kendinizin ve başka birinin kişisel bilgilerini paylaşmak yasaktır.
.
Bu gibi bir durum söz konusu olursa uyarıyı buradan yaptığımız için tekrar uyarılma gibi bir durum söz konusu olmayacaktır.

Sitemizde herhangi bir havas uygulaması yapılmamaktadır. Sitede yayınlanan konular bilgi amaçlıdır. Sitemizde Cep Telefonu, Mail adresi ve diğer kişisel paylaşım platformları adreslerini paylaşmak yasaktır. Tespiti halinde siteden uzaklaştırılır. Bunun dışında site üyelerinin kendi aralarında yaptığı özel mesajlaşma sistemi üzerinden tüm bilgi ve alış-verişinden sitemiz sorumlu değildir.

Buradan Kurallarımızı gözden geçirebilirsiniz.
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
Saygılarımızla..

Lütfen Facebook Sayfamizdan ve Twitter adresimizden Bizi takip Edin.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Davetname PDF

Okudum ama..

$
0
0
Bir defasında hocama dedim ki: "Bir kitap okudum ama zihnimde kitaptan hiçbir şey kalmadı."

Bana bir hurma uzattı ve dedi ki: "Bunu ağzında çiğneyip ye."

Yedikten sonra sordu:
"Şimdi sen büyüdün mü?:

"Hayır," dedim.

Dedi ki: "Büyümedin ama o hurma vücuduna dağıldı; et oldu, kemik oldu, sinir oldu, deri oldu, tırnak oldu, hücre oldu..."

Anladım ki, okuduğum kitap da öyle dağılıyor;

Bir kısmı kelime dağarcığımı zenginleştiriyor. Bir kısmı bilgi ve irfanımı artırıyor, bir kısmı ahlakımı güzelleştiriyor, bir kısmı yazı ve konuşmada üslubuma incelik katıyor... Her ne kadar ben hissetmesem de...
Okudum ama..

Muğayyebata vukuf için

$
0
0
Muğayyebata vukuf için

yetmiş gece yetmiş defa Sure-i Şems, Sure-i Leyl, Sure-i Duhan, ve Sure-i inşirah okumaya devam eden kimseye gizli ilimler İnkişaf eder. Bilmediklerini Rüyasında gösterirler. llham yolu ile de bir çok gizli bilgi edinir.

Kaynak: Gizli ilimler hazinesi (8)
Sayfa: 1699

Nefs Biyolojik midir?

$
0
0
Selam arkadaşlar
İnsanda bulunan nefsin (nefs) biyolojik bir yapısı varmıdır?
Nefs Biyolojik midir?

Yün-deki Hikmet

$
0
0
Koyun tüyleri yün ismini alır.
Hakiki yün, dişi koyunun yünleridir.
Dişi ve erkek koyun yünleri arasında fark mevcuttur. Kimse farkında değildir.
Deve, keçi yünleri, koyun yünü dışında kalır.
Dişi koyun yününde olan maddi ve mânevi hassalar, diğer yünlerde yoktur.
Deve, keçi derileri de koyun derisine benzemez.
Yünün hassaları;
Yün yanmaz, soğuğu geçirmez, yağmuru ve suyu çekmez, kolay ıslanmaz, terletmez, teri emer, ağrıları alır, ter yapmaz.
Bit, pire, yüne yanaşamaz.
Karınca, akrep, yılan, yüne yanaşmazlar.(Yanaşamaz) değil. Dikkat,
bit, pire, akrep, yılan koyunlara saldırmazlar. Keçi, deve ve diğer hayvanlara saldırırlar, ısırırlar.
Yüne cinniler yanaşmazlar. Koyunu temessül edemezler. Keçiyi temessül ederler.
Yün, elektriği ref eder. Yünden elektrik, ceryanı geçmez. Birçok hastalık mikropları yünden kaçarlar.
Yalnız yün lifleri içinde, güve mevcuttur. Dışarıdan gelme değildir. Güveyi yok etmek imkânsızdır. Faaliyete geçmemesi için, bir petrol mahsulü olan naftalin kullanılır. Naftalinin kokusundan faaliyet yapamazlar. Sıcak mevsimlerde faaliyete geçerler. Soğükta faaliyetleri yoktur.
Keçi ve devede güve yoktur.
Yünden, çorap, elbise, yorgan, yastık, halı, kilim, heybe, fanila, don, kazak, battaniye, gömlek, bunların hepsinin hakiki yünden olması lâzımdır. Bunlar, soğuğu geçirmezler, terletmezler, teri emerler, ter yapmazlar.
Nihayet post.
Yün, genellikle beyazdır. Kahverengi, kızıl, siyah da olurlar.
Fakat, beyaz yün başta gelir. Boyama yünün hakiki hassasını %60 kaybettirir.
Yün çorap, ayağı terletmez. Yazın serin, kışın sıcak tutar. Ayağında yün çorap olanı, yılan ısırmaz.
Hakiki yün yatakta ve yün yorgan altında yatan, güneş doğmadan uyanır. Koyunların üzerine güneş doğmaz. Namaz vakti uyanırlar.
Koyun beslemek, büyük, mânevi bir uğurdur. Berekettir. Rızkın bollaşmasına mucip olur.
Yün çorap giyiniz.
Yün eldiven kullanınız.
Yün fanila ve yün gömlek giyiniz.
Yün kuşak muhakkak kullanınız.
Kış, yaz, saf yün kazak, saf yün battaniye...
Yünden başkasına iltifat etmeyiniz. Sıhhatiniz için lâzımdır. Ruhi ve mânevi tarafınız için elzemdir. Lâzım ile elzem arasındaki fark büyüktür.
Çobanlar, kepenek içinde, yağmurdan, doludan, kardan, soğuktan müteessir olmadıkları gibi, kepenek içinde iken yıldırım isabet etmez.
Post olarak, koyun postu kullanınız. Post üzerine, temiz ayakla basabilirsiniz. Ancak, namaz kıldığın posta, abdestsiz oturma. Kimseyi de oturtma. O postu, her şeyden kıskan.
Yiyeceklerini, yolculukta lüzumlu şeylerini, eşyalarını heybede taşı.
Heybe yündür. Serin tutar, ıslatmaz.
Hakiki yünden mamûl kilim ne güzeldir. Uğurludur. Kilimde, halıda olmayan başka bir hassa, başka bir manevi (söylenemez) bir şey vardır. O kilimi de, abdestli bir müslüman hanımın dokuması lâzımdır. Dikkat, kadın dokuyacak. nedenini sorma

Kaynak/Münir Derman sohbetleri

Sofi Nuri'nin başından geçenler.

$
0
0
Soru: Menzile gittiğinizde neler hissettiniz, neler gördünüz? İlk izlenimlerinizi söyler misiniz?
Cevap: O toprağa ayak basınca başka bir dünyaya gelmiş gibi, sanki Asr-ı Saadet’teymişim gibi hissettim..
Nereye baksam mütevazı insan simâları, ilim kokan âlimler, Rasulullah (sav)’in kokusunu taşıyan seyyitleri gördüm. Her taraf buram buram nisbet kokuyordu.

Daha namaz vakti olmamıştı. Abdestlerimizi tazeledik ve küçük bir kahvede, küçük oturaklara oturup çaylarımızı yudumlarken mânevi bir hava teneffüs ediyorduk. Artık dünyayı unutmuştuk. Tek isteğimiz ezan-ı Muhammedi'nin okunması ve Seydâ Hazretleri!ni görebilmekti.

Derken, beklediğimiz an geldi. Camiye girdik. Ezan okunduktan sonra herkeste bir hareketlenme oldu. İşte “O” geliyordu… Üzerinde deve tüyünden cübbesi, başında nurlar saçan sarığı, yüzündeki tebessümü ve selam verişi… O anda dünya durmuştu. Aman ya Rabbi! İşte aradığım! “Baba” diyebileceğim, teslim olacağım gönüller sultanı! İşte, Veresetu’l-Enbiya... O anda kendime baktım. Biraz Kur’an öğrenmiş, biraz ilim tahsil etmiş kendimin; o havanın içerisinde ne kadar cahil ne kadar aciz ne kadar günahkâr olduğunu idrak ettim.

İçimde O’nun elini öpebilmek için şiddetli bir arzu oluştu. Ben de diğer insanlar gibi sıraya geçtim. Mübareğe yaklaştıkça kalbimin çarpıntısı fazlalaştı. Elinden tuttum… Aman Ya Rabbi! Hiç bu kadar yumuşak, ipeklerden daha yumuşak bir el tutmamıştım. Elin sıcaklığını yüreğimde hissettim. Öptüm öptüm…
O anda Enes (r.a)’ın şu sözü aklıma geldi: “10 sene Allah Rasûlü (sav)’e hizmet ettim. Rasulullah (sav)’in mübarek eli bazen başımı okşardı bazen de onu öperdim. O’nun elinden daha yumuşak, ne ipeğe temas ettim ne de başka bir şeye…”

“Elhamdulillah” dedim.. İşte Peygamber vekili! Allah-u Teala’nın bize, "Ey iman edenler! Allah'tan korkunuz ve sâdıklarla beraber olunuz" ayet-i celilesi aklıma geldi. “Buldum” dedim, “buldum… Sâdıkunu buldum.”

Akşam oldu. Baktım, herkes mübareğin huzuruna varıp tövbe ediyor. Bu bizim cemaate yaptırdığımız tövbeye benzemiyor. Bizler cemaate toplu olarak cuma namazlarında, bayram günleri büyük tövbe yaptırırız. Fakat cemaatte herhangi bir değişiklik olduğunu görmeyiz. Kendi kendime dedim: “Burada, Allah dostunun huzurunda yapılan tövbenin, cemaate çok büyük etki yaptığını gözlerimle gördüm.” Demek ki, -diğer imam ve görevli arkadaşları tenzih ederim- ben yalan söylüyorum, gıybet ediyorum, haram yiyorum ki bizim yaptırmış olduğumuz tövbe cemaate menfaat vermiyor. İnsanın kendi kendine yapmış olduğu tövbe de menfaat vermiyor. Adam içki içiyor, “tövbeler tövbesi bir daha içmeyeceğim” diyor. Fakat gene içiyor. Diğer kötü fiilleri “yapmayacağım” diyor, gene yapıyor. Ama burada sarhoşu, yoldan çıkmışı, her türlü insan Allah dostunun huzurunda tövbe yapıyor. Rabbü’l-alemin’in emir buyurduğu, "Ey iman edenler! Nasuh tövbesiyle tövbe ediniz" emri tecelli ediyor.

Ben de sıraya girdim. Mübareğin önünde ellerimizi uzatıp, "Ya Rabbi! Ben pişmanım. Bütün günahlarımdan… İnşallah bir daha ben yapmayacağım," dediğim anda sanki Allah (cc)’nun mânevi huzurunda ve Rabbü’l-alemine söz veriyormuşum gibi hissettim. Seydâ Hazretleri elini elimizin üzerine koyduğunda Peygamber Efendimiz (sav)’in Akâbe’de ashabından biat alması hatırıma geldi. Mevlâ’ma bir daha şükrettim.

Tövbe faslı bitti, namazlar kılındı. Seydâ hazretleri istirahate çekildi. Bize talimat verdiler, “Şu şartları yapacaksınız” dediler. Vakit erkendi. Kahveye gittik. Orada sofilerle sohbet etmeye başladık. Hiç bir cemaatte görmediğim mütevazılığı sofilerde gördüm. Herkes “muhabbetten sanki birbirini yiyecekmiş gibi “ sarılıyorlardı. Hangi sofiye yüzümü çevirsem sanki ezelden tanıyormuşum gibi geldi. “Demek ki ‘kalu bela’da, ruhlar aleminde tanışıp sevişmek, burada da görüşmek budur,” dedim.

Bahçıvan olduğunu söyleyen bir sofiyle sohbet ediyorduk. O sofi dedi: “Kurban bize bir keramet anlat.” Bahçıvan muhabbetle elini kaldırdı ve o sofiye dokunup dedi ki:
“Kerata salata! Dünyanın her tarafından insanın buraya gelip toplanması, hiçbir davetiye gönderilmeden burada cem’ olması keramet değil midir?” Ve anlatmaya başladı:
“Bir zamanlar biz Urfa'da işimiz olduğu için Seydâ Hazretleri’nden izin istedik. O tarihte bu bölgede terör çoktu. Seyda Hazretleri buyurdu ki: “Akşam sonu olursa gelmeyin. Sabah gelirsiniz.” Müsaade aldık, ayrıldık. Urfa’ya geldik. İşlerimizi gördük. Akşam vakti oldu. Sofiler: “Geri dönelim,” dediler. Ben de Seydâ Hazretleri’nin emrini hatırlattım. Fakat sofiler muhabbetten duramadılar. Menzil’e dönmeye karar verdik. Çaylar başına geldiğimizde -o zaman baraj yapılmamıştı- yolun ortasında teroristler barikat kurmuştu. Şoförümüz barikatı aşmak için arabaya gaz verdi. Barikatı aşamadık. Orda saklı olan teröristler silahlarla arabamızı taradılar. Arabanın her tarafı kurşun deliği oldu. İçerde yaralananlar vardı. Bana da çok kurşun isabet etti.

Teröristler bizi arabadan indirdiler. “Nereye gidiyorsunuz?” dediler. Biz de, “Menzil’e gidiyoruz,” dedik. Teroristler, “Menzil” adını duyunca korktular, kaçtılar. Arkamızdan gelen bir araba yaralıları görünce hepimizi hastaneye götürdü. Doktor tek tek muayene etmeye başladı. Sıra bana geldi. “Soyun!” dedi. Gömleğimi çıkarınca 10-15 mermi yere döküldü. Doktor hayret etti! Hiçbir mermi vücuduma girmemişti! Doktor hayretle sordu:
- Sen evliya mısın?
- Hayır, ben evliyanın bahçıvanıyım, dedim.
Tekrar Menzil'e döndüm. Seydâ Hazretleri dışarıda geziniyordu. Beni görünce yanına çağırıp sordu:
- Sofi Nuri, teröristler sizin yolunuzu mu kesti? Biz size demedik mi “gelmeyin”? Sofi Nuri, kurşunlar sana değmemiş mi?
- Hayır kurban, himmetinizle değmemiş, dedim.
- Sofi Nuri Senin kılını da mı kopartmamış? diye sordu.
- Himmetinizle hayır kurban, diye cevap verdim.
- E, sadatların işidir! Elhamdulillah... buyurdular.

Beyaz

$
0
0
Merhaba @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] HavasOkulu.Com forum sitemize hos geldiniz!

Sitemizde kendinizin ve başka birinin kişisel bilgilerini paylaşmak yasaktır.
.
Bu gibi bir durum söz konusu olursa uyarıyı buradan yaptığımız için tekrar uyarılma gibi bir durum söz konusu olmayacaktır.

Sitemizde herhangi bir havas uygulaması yapılmamaktadır. Sitede yayınlanan konular bilgi amaçlıdır. Sitemizde Cep Telefonu, Mail adresi ve diğer kişisel paylaşım platformları adreslerini paylaşmak yasaktır. Tespiti halinde siteden uzaklaştırılır. Bunun dışında site üyelerinin kendi aralarında yaptığı özel mesajlaşma sistemi üzerinden tüm bilgi ve alış-verişinden sitemiz sorumlu değildir.

Buradan Kurallarımızı gözden geçirebilirsiniz.
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
Saygılarımızla..

Lütfen Facebook Sayfamizdan ve Twitter adresimizden Bizi takip Edin.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
Viewing all 48429 articles
Browse latest View live


<script src="https://jsc.adskeeper.com/r/s/rssing.com.1596347.js" async> </script>